Kafatası şekil bozuklukları toplumda sanılandan daha yaygın olarak görülür. Kule kafa, skafosefali gibi ağır şekil bozuklukları daha çok kafatası kemiklerinin anormal gelişimi nedeniyle ortaya çıkar ve kemiklerin şekillendirilmesini gerektirir. Kask tedavisi ile bebeklik döneminde, kafa kemiklerinin kesilip ilerletilmesiyle erken çocukluk döneminde tedavi yapılabilir.
Toplumda daha sık görülen ve halk arasında eğri kafatası, basık kafa ya da kafatası arkası düzlüğü olarak ifade edilen durum ise, kafatasının üst-arka alanının basık ve düz olmasıdır. Basık kafatasının en sık nedeni, kafatası kemiklerinin yumuşak olduğu dönemlerde bebekleri sürekli aynı tarafa yatırmak, sert yastık ya da zeminde uyutmaktır. Kafaya baskı uygulayacak şekilde kafanın sarılması da basıklığa neden olabilir ancak tüm vakaların ortaya çıkış nedenini açıklayamaz.
Kafatası Arkası Düzlüğünü Düzeltmek için Hangi Maddeler Kullanılır?
Kafatası arkası düzlüğü olan yetişkinlerde kemik düzeltme ameliyatlarının riskli olması nedeniyle daha çok hacim sağlayıcı ve basıklığı giderici doldurma işlemleri yapılmıştır. Dolgu işlemlerinin yetişkinlerde daha sık uygulanmasının diğer bir nedeni de kemik şekillendirme ameliyatlarına ihtiyaç duyulacak kadar ağır deformasyonların olmaması, kafada büyük iz bırakmama isteğidir.
Tarihsel süreçte teflon, hidroksiapatit, goreteks, medpor, file şeklinde cerrahi ip örgüleri gibi farklı sentetik maddeler dolgu amaçlı olarak kafatası düzlüğü tedavisinde kullanılmıştır. Günümüzde gelişen teknoloji ile üç boyutlu yazıcılardan faydalanılarak kadınlarda kullanılan meme silikonuna benzer, kişideki boşluğa özel tasarlanan implantlar üretilmektedir. Kemik tozu, kemik çimentosu ya da kemik harcı denen ve kemik içini doldurmak için kullanılan sentetik kimyasal maddelerde bulunmaktadır. Otolog yani kişinin kendi dokusu olmayan tüm bu sentetik malzemelerin yağ dolgusuna göre en büyük artısı zaman içerisinde hacim kaybı olmamasıdır. Bununla beraber bu vücuda yabancı olan maddeler üstte bulunan kafatası derisinin incelmesi nedeniyle deriden dışarıya çıkma, enfeksiyon, sertlikleri nedeniyle yatarken ağrıya neden olma, sert bir darbe ile parçalarına ayrılma ya da kimyasal madde salınımına neden olma gibi durumlara yol açabilmektedir. Plastik cerrahide dolgu amaçlı kullanılan hyalüronik asit ve diğer dolgu materyallerininkafatası arkası düzlüğü ameliyatında kullanılması hem maliyetli olmakta hem de kişilerde alerjik yük oluşturmaktadır.
Yukarıda anlatılan sebeplerden dolayı, günümüzde eğri kafatasında dolgu amaçlı olarak meme, yüz, popo gibi alanlarda yıllarca güvenli olarak kullanılan kişinin yağ dokusu, basık kafatasını şekillendirmek için de kullanılmaktadır. Dr. Burhan Özalp’in bu konuda yaptığı çalışma plastik cerrahi alanında saygın bir dergi olan Journal of Craniofacial Surgery’de yayımlanmış ve kendi tekniği olarak tıbbi literatüre girmiştir. Bu bilimsel çalışmayı https://www.jprasurg.com/article/S1748-6815(15)00596-3/abstract linkinde bulabilirsiniz.
Kafatası Arkası Düzlüğü için Yağ Dokusu Nereden Alınır?
Yeterli oranda yağ dokusu varsa ilk tercih edilen alan kişinin karnıdır ancak burada yağ olmaması durumunda bacak ve uyluk gibi farklı alanlardan da yağ alımı yapılabilir.
Ameliyat Hakkında Bilgiler
- Ameliyat genel anestezi altında yapılır ve ortalama 2 saat sürer. Bir gece hastanede kalınır ve 5 günlük istirahat yeterli olmaktadır.
- Ameliyatın 2 temel aşaması vardır; bunlardan ilki hastadan yağ alınması ve bu yağın işlemden geçirilip saflaştırılarak basık kafatasının doldurulması için hazır hale getirilmesidir. Yağ bulunan alana yapılan birkaç küçük kesi ile yeterli miktarda yağ toplanır, bu yağlar işlemden geçirilip kötü kalitedeki yağlar uzaklaştırılarak saflaştırılır. Daha sonra dikkatli şekilde yağ inceltilerek hazır filler kıvamına getirilen yağ artık dolgu yapılmaya hazır hale getirilmiştir.
- İkinci aşama ise kişinin kendi yağından hazırlanan ve kök hücre de ihtiva eden yağın istenen alana verilmesidir. Ameliyat öncesi yapılan çizimlere göre hastaya pozisyon verilir ve işleme geçilir.
- Cerrah çok dikkatli bir şekilde, fazla basınç yapmadan, yağları dolgu yapılması gereken alanlara eşit miktarda ve kat kat olacak şekilde yerleştirir. Çok küçük deliklerinden yapılan bu dolgu verme işlemi nedeniyle kafada iz kalmaz.
İşlemin Kalıcılığı
Verilen yağ dolgusunda kalıcılık kişiden kişiye değişir ve ortalama %30-70 arasındadır. Bundan dolayı ikinci bir seans nadiren de olsa gerekebilir. Erimenin olacağını öngörerek ilk ameliyatta ihtiyaçtan fazla miktarda yağ vermek mutlaka düşünülmesi gereken bir durumdur. Kafatası derisinde aşırı gerilmeye ve verilen yağlarda beslenme bozukluğuna neden olmamaya dikkat edilmelidir.
Yağ dolgusu nasıl enjekte edilir aşağıda yer alan videomuzdan izleyebilirsiniz.
Kafaya Yağ Dolgusu Tekniğinin Olası Komplikasyonları ve Riskleri Nelerdir?
Eğri kafatası ameliyatı sonrasında yağ verilen alanda geçici saç dökülmesi olabilir.
Geçici his azalması, ödem, gerginlik eriyen yağlar nedeniyle kızarıklık, iltihap oluşumu olabilir. Alın ve göz çevresinde geçici ödemler meydana gelebilir.
Basık kafatası ameliyatında beyin dokusu ile direkt bir temas bulunmamaktadır.
Dolgu yapılan alanda kafatası kadar sert olmasa bile kafatasının diğer kısımlarına yakın makul bir sertlik hissi vermektedir.
Basık kafatası ameliyatına ait daha detaylı bilgiler ve riskler için Türk Plastik Cerrahi Derneği tarafından hazırlanan Aydınlatılmış Onam formunu okuyabilirsiniz.
Originally posted 2025-01-10 13:13:42.