BİZİ ARAYIN: +90 532 157 05 77
Burun yüzümüzün orta hattında yer alan ve yüz güzelliğine önemli etkisi olan bir anatomik yapıdır. Rahat bir şekilde nefes alıp vermemizde burnun iç ve dış yapılarının düzgünlüğü ve fonksiyonelliği oldukça önemlidir. Burundaki şekil bozukluklarını düzelten cerrahi girişimlerde hava yolunu tıkayan burun içi deformitelerinin onarılması gerekir. Destek yapıları da korunmalıdır. Burun estetiği ameliyatları hem estetik hem de fonksiyonel açıdan düzelmeyi gerçekleştirmek için iyi planlanmalı ve titizlikle uygulanmalıdır.
Burun estetiği (rinoplasti) en sık olarak yapılan estetik ameliyatlardan biridir. Ameliyat için başvuran hastaların genel isteği, burun sırtındaki kemer (dorsal hump) ve burun ucu (nasal tip) şekil bozukluklarınının düzeltilmesidir. Burun tabanının aşırı genişliği, burun deliklerinin belirginliği, travmaya ya da önceki cerrahi girişimlere bağlı bozukluklar da estetik kaygılara neden olabilmektedir.
Burun estetiği ameliyatlarının diğer bir nedeni ise burun orta hattında bulunan septumun deviasyonuna (eğikliğine) bağlı olarak burnun eğik olmasıdır. Halk arasında burun eti olarak adlandırılan bu sorunda; solunan havayı ısıtıp nemlendiren konka adlı yapılar aşırı büyüyerek solunum yollarını daraltır. Genellikle bu gibi durumların varlığında, estetik operasyonlar esnasında gerekli girişimler yapılarak, hastanın ameliyat sonrasında rahat nefes alması sağlanır.
Burun şekli kendisini rahatsız eden,burunda travma sonrasında şekil bozukluğu kalan ve gerçekçi beklentilere sahip olan her insan burun estetiğine adaydır. Burada önemli olan kişinin burnunda düzeltilmesini istediği kısımları doktoru ile paylaşmasıdır. Ameliyat ile elde edilebilecek kazanımlarla hastanın beklentileri karşılaştırdıktan sonra operasyon kararı verilmelidir. Güzel bir burundan ziyade, yüz yapısına uygun ve yakışan bir burun yapısının elde edilmesi amaçlanmalıdır. Bir yüzde güzel duran bir burun başka bir yüze yakışmayabilir.
Ameliyat öncesinde ayrıntılı bir görüşme yapılır. Muayene sonrasında, gereken durumlarda, bilgisayarlı tomografi ile burnun iç kısmı hakkında bilgi edinilir. Ameliyat öncesi ve sonrasında kullanılması sakıncalı ilaçlar ayrıca doktorunuz tarafından size bildirilecektir.
Genellikle 2-2,5 saatlik süre yeterli olmaktadır. Rhinoplasti sedasyon ya da genel anestezi altında yapılabilir. Ancak hastaların genel anestezi altında ameliyat edilmesi hasta ve cerrah açısından çok daha rahat olmaktadır.
Burunda minimal deformite varlığında (örneğin çok az bir kemer) kapalı ameliyat yeterli olabilir. Ancak, genellikle burun ucuna yönelik işlemleri de gerektiren burnun genel görünümünü değiştirecek olan ameliyatlarda açık teknik kullanılmaktadır. Bu teknikte kolumella denen ve her iki burun deliğinin ortasında yer alan yapıdan gerçekleştirilecek bir kesi ile burun derisi, altındaki kıkırdak ve kemik yapıdan ayrıştırılarak operasyon yapılmaktadır.
Burun sırtındaki kemer düzleştirildiğinde burun çatısı açık hale gelir ve burun kemiklerinin kırılarak bu açıklığın giderilmesi şarttır. Bunun yanında burun tabanının daraltılması ya da travma sonrası anormal şekilde iyileşen kemik yapıların normal görünüme getirilmesi için, burun kemiklerinin kırılarak düzeltilmesi gerekmektedir.
Burun kemiklerinin dışında kalan kıkırdak dokunun, özellikle de burun ucunun şekillendirilmesinde cerrahi dikiş materyalleri ve kıkırdak greftlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Genellikle primer rinoplasti olguları dediğimiz ilk kez ameliyat olacak hastaların burun septumundan alınan kıkırdak dokusu yeterli olmaktadır. Fazla kıkırdak dokusu gereken durumlarda kulak yada kaburgadan alınacak kıkırdak dokusu kullanılabilir.
Ameliyatın sonunda, burun içine silikon tampon, burun dışına ise termoplastik atel konulmakta bunlar sırasıyla 2 ve 7 gün sonra alınmaktadır.
Burun estetiği ameliyatı sonrası erken dönemde bulantı hissi ve baş dönmesi olabilmekle beraber bu gibi durumlar ilaç tedavisi ile oldukça rahat bir şekilde atlatılabilmektedir. Ameliyat sonrasında kişinin ağrı eşiği düzeyi ile değişebilen şiddette ağrı beklenmekle beraber etkin ağrı kesicilerin varlığı bu sıkıntılı durumun rahat aşılmasında oldukça yardımcı olmaktadır.
Yüzde şişlik ve göz çevresinda morluklar olabilir. Morlukların kaynağı genellikle kemiklerin şekillendirilmesi sırasında cilt altına sızan kan olup herhangi bir sıkıntıya yol açmaz. Ameliyat sonrası erken dönemde uygulanacak buz tedavisi morluk ve ağrının azalmasında oldukça etkindir. Ameliyat sonrasında burunda geçici his kayıpları, dolgunluk hissi, şişlik görülebilir ve bunlar zamanla düzelir.
Ameliyat sonrasında burun içinde kabuklanma ve buna bağlı solunum yolunun kapanmasını önleme ve mukozanın nemlendirilmesi amacıyla serum fizyolojik ya da benzer sıvılarla yumuşak irrigasyon faydalı olmaktadır.
Her ameliyatın olduğu gibi burun estetiği ameliyatının da komplikasyonları olabilmektedir. Bunlar arasında enfeksiyon, solunum sıkıntıları, ameliyattan istenilen estetik kazanımların elde edilememesi, kalıcı uyuşukluk, septum perforasyonu ve eğer burun deformitesi sayılabilir.
Bu gibi durumlarda revizyon ameliyatları yapılarak sorunun giderilmesi genellikle mümkün olmaktadır ancak önemli olan ameliyat öncesi ve sonrasında gerekli tedbirlerin alınarak komplikasyonun oluşumunu önlemektir. Tüm dünyada yapılan çalışmalarda revizyon gerektiren ameliyatların yapılan cerrahi girişimlerin %5-10’u arasında olduğu saptanmıştır.
Burnunu daha güzel bir görünüme kavuşturmak isteyenlerin en sık ve en önce sordukları sorulardan biri budur: “Burun ameliyatı ne kadar?”. Tahmin edebileceğiniz gibi bu sorunun tek bir yanıtı yoktur. Burun ameliyatı fiyatları ameliyat olacak hastanın anatomisine olduğu kadar, kullanılacak ameliyat yöntemi gibi pek çok koşula göre değişir. Bu yüzden, gerçekten işinin ehli bir doktora ilk sormanız gereken soru burun ameliyatı fiyatı olmamalıdır.